Ana içeriğe atla

Ördek Fenomenler



Nedir Bu Ördek Sendromu?


Hiç Instagram ya da twitter'da gezerken hatta YouTube'da vlog izlerken şöyle söylediğiniz oldu mu; "neden herkes mutlu da ben mutsuzum?"

Size iki iyi haberim var!

Birincisi biz de o hayatlara özeniyor, sorunun bizde olduğuna inanıyoruz.
İkincisi ise o hayatlar sandığınız kadar mutlu değil!

İşte isviçreli bilim adamları, psikologlar buna Stanford Ördek Sendromu demiş.


Ördek Sendromu sosyal medya veya dışarıda mutlu gördüğümüz insanlar üzerinden kendi hayatımızı sorgulamamıza verilen kısa bir isim.

Adının geldiği yer ise çok mantıklı!

Ördeklerin suda süzülür gibi yüzmesinin altında muntazam bir ustalık, mükemmel derecede sarfedilmiş bir emek vardır.
Yaratılışlarında anne karnında yüzmeleri için gerekli ayak yapısı, tüylerinde bulunan ve suya batmalarını engelleyen yağ dokusu bir de üstüne ayaklarındaki hız.
Suda öylece süzülür gibi dursalar da ayakları suyun altında bıcır bıcırdır.

Biz de ördekleri bu görüntüden dolayı çok çaba sarf etmeden yüzebiliyorlar sanıyoruz.

Tıpkı hayatımızda karşılaştığımız diğer insanlar gibi. 
Gördüğümüz mutlu insanların aslında bizim karşımızda sergilediği bu tavır bize kendimizi kötü hissettirebilir.

Bir hikayeyi hatırlayarak sizinle paylaşmak istiyorum;

Bir çift düşünün. Evden çıkıp sinemaya gidiyorlar. Adam karısına geç hazırlandığı için kızıyor. Asansörde tartışarak iniyorlar.

Yolda trafik sıkışıyor. Adam bir yandan kendisini sıkıştıran araçlara bağırıp çağırıyor, bir yandan da geç kalmalarına sebep olan karısına saydırıyor.

Park yeri bulamayıp bir on dakika da öyle dolanıyorlar ve tam bir sinir harbi yaşıyorlar. Film de hoşlarına gitmiyor. Çıkışta bu sefer kadın, kötü bir film seçtiği için eşini suçluyor. Tartışarak eve dönüyorlar.

Şimdi gelelim sosyal medyaya.

Siz bu çiftin arkadaşı olduğunuzu düşünün. Evinizde pijamalarla huzur içinde oturuyorsunuz. Bu arada Instagram’a arkadaşınızın fotoğrafı düşüyor. İki tane gülümseyen yüz, kucakta kocaman bir patlamış mısır paketi, arka planda filmin afişi.

Fotoğrafın altında şöyle yazıyor;

“Harika bir bahar akşamı, enfes bir film, patlamış mısır ve aşkım.”


İşte ben bu Instagram ve sosyal medya fenomenlerine diyorum ki; ÖRDEK FENOMENLER!


Yorumlar

  1. Çok önemli bir konuya parmak basmışsınız. Ördek Fenomenler çok yerinde bir isimlendirme olmuş. Örnekte harika kaleminize sağlık. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ediyorum bu güzide yorum için. Etkinliğinize katılmak için sizinle iletişime geçmeye çalışmıştım fakat başarılı olamadım galiba. Eğer mümkünse bana mail gönderebilir misiniz? Şimdiden çok teşekkür ediyorum. :)

      Sil

Yorum Gönder

Comment

ARAMIZA KATILIN;

Bu blogdaki popüler yayınlar

Blogları Canlandırma Projesi; Mart Ayı Güncellemesi

  Merhaba sevgili saygıdeğer, blokurlarım. Size bundan sonra blokur diyeceğim. Blokur; blog okur kelimelerinin birleştirilmiş hali.  Biliyorsunuz ki Blogları Canlandırma Projesi kapsamında mart ayında okuyacağımız kitapların ya da izleyeceğimiz film- dizilerin teması "kadın". Bu kapsamda benim okuduğum  kitap da bu ay Bülent Gardiyanoğlu'nun "Kadın Olmayı Hatırlamak" kitabı.   Giriş kısmında yazar kadınların toplum tarafından kadınlara atfedilmiş sorumluluklarından bahsetmiş biraz.  Açıkçası yazarın kadınlara karşı tutumunu pek beğenmedim. Dönüp dolaşıp erkekleri savunmuş gibi geliyor ama hadi bakalım hayırlısı.  1) Yazar diyor ki, "kadınlar anne olurken kadın olduklarını unutuyor, eş oluyor ama sevgili olmayı unutuyor, kendini çocuklarına feda ediyor ama kendisi için yaşamayı unutuyor." Şimdi ben de diyorum ki kadınlar kadın olduklarını unutmuyor. Kimse eşi için sevgili gibi olmak zorunda değildir. Bu kadınların eşlerine sunduğu bir güzelliktir, neza

Sohbetimiz

uzun zamandır bloga yazmıyorum sevgili blokurlar. o kadar çok zaman geçti ki bir blogum olduğunu unutmuş bile olabilirim. bir şeyi düzenli olarak tekrarlamayınca huzursuz oluyorum. bir de mükemmel olmadıysa yaptığım içerik hiç yazamıyorum. kitap bile okuyamıyorum. ilaca başladım, psikiyatirye de gittim. depresyon hali görüyorum. açıkçası biraz buhranlıyım.  şu sıralar bir kedi sahiplendim.  bir iki iş buldum. sınava girsem de bilgi ve belge yönetimi okumak istiyorum.  yargı izliyorum.  facebook'ta bir grupta moderatörlük yapıyorum.  işler freelance bu arada evden çalışıyorum.  sahiplendiğim kedi ile uğraşıyorum. ağzında yaralar vardı, enfeksiyon vardı diş ve diş etlerinde. onları iyileştirdim. inanır mısınız o yaralar için aldığım synulox isimli bir antibiyotik 220 lira tuttu. sadece 10 tane var içinde bir de. neyse. tam ilaç bitti çocuğum iyileşti derken bu sefer de ayağındaki yara tekrarladı. ağız kokusu geri geldi yani antibiyotiği bitirdik ama demek ki sona ermemiş. diş etlerin

Dönüş

Uzun zaman oldu yazmayalı. Çıktığım kafa izninde yeni kararlar aldım blokurlarım.  Ben vakitsiz bir insanım. Ben geçmişin hatıralarına saplanmış, geleceğini kurtarmaya çalışan bir insanım. Bu yüzden zor geliyor yazmak. Bu yüzden vakitsizim uzun zamandır. Bu vakitsizlik bizi yok edecek aslında ama geçecek.

Translate