Ana içeriğe atla

Ben Kimim Ki?

Ben kimim ki?

Hepimizin kendine sorduğu, bağlamına göre amacı değişen şu eciş bücüş soru.

Bazen "ben kimim ki insanlar beni insan yerine koysun?" deriz,
Bazen "ben kimim ki bu dünyada yaşıyorum, amacım ne ki?" der, dünyayı sorgularız.

Sizi bilmem ama ben hakkımda sizin bilmeniz gerekenleri şöyle bir anlatayım size..

Genelde internette konum bilgisi vermekten pek hoşlanmasam da Ağrı'da yaşayan, 22 yaşında bir anneyim. (2 yıl oldu anne olalı :)) Kızımın adı Asmin Deniz. Arada ismini yazarsam şaşırmayın. :)

Blogu açma amacım stresli yaşamımda başıma gelen bazı şeyleri, bunlarla başa çıkma yollarımı, rahatlamak için yaptığım bazı aktiviteleri sizlerle paylaşmak, bana vereceğiniz örneklerle aslında yaşamda hepimizin benzer şeylerle sınandığını görmek. Bazen okuduğum kitapları inceleyecek, bazen kızımla sorunlarımı paylaşacağım, bazen evde yaptığım ilginç deneyleri anlatacağım ve belki daha bir sürü şey. Kısacası tam bir KEŞMEKEŞ olacak buralar. 

Hayat da böyle değil mi zaten? Monotonluklar maratonunda bir koşu. Bakalım bu monotonluk maratonunun çizgisini başka yollara çevirebilir miyiz hep birlikte? 


Yorumlar

  1. İlk yorum da benden olsun o hâlde. Yazmak rahatlatır şüphesiz. Aslında yazmak bir itiraf şekli. Hele de anonim olarak yazmak, rahat rahat cesurca yazmak demek. Cesur olduğumuzda kendimize acımasız olabiliyoruz. Uğrarım yine ben ��

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim, hangi gruptu acaba? Üye olduğum bir gruptansa çok sevinir, çok müteşekkir olurum.

      Sil
    2. https://t.me/kitapnehiri grubundan

      Sil
    3. Tekrar teşekkür ediyorum. :)

      Sil
  2. Anlaşılan geniş bir yelpazede yayın yapacaksınız. Blogger camiasına hoş geldiniz.

    YanıtlaSil
  3. Keşmekeş hem çok şey anlatan hemde zihinde çok şey barındıran bir kelime. Güzel bir isim seçmişsin. Bu arada bloguna bu blogu takip et butonu eklememişsiniz. Eğer eklerseniz diğer bloglar sizi takip edip yazılarınızdan haberdar olabilirler. Tekrar Aramıza hoş geldiniz. Vesselam...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Vakit ayırıp blogumu okuduğunuz için teşekkür ediyorum. Takip butonu hakkında hiçbir bilgim yoktu bu konuda bilgi verdiğiniz için de ayrıca teşekkürlerimi iletiyorum. Hoşgeldiniz sefa geldiniz. :)

      Sil
    2. Rica ederim ne demek (: Bloguma girdiğinizde sağ tarafta bu blogu takip et yazısını göreceksiniz. Blogları takip ettiğinizde onların yazılarından haberdar olabilirsiniz. Blog panelinizden düzen kısmına tıklayın. Daha sonra gadget ekleye tıklayarak ekleyebilirsiniz. Eğer yapamazsanız yardım edebilirim. Hoş bulduk (:

      Sil
  4. Ben blogunuzu bugün kesfettim:) Hayırlı olsun ve hakkımda bölümünde aynen hepimizin kendimize sorduğumuz sorular :) Allah kolaylık versin..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Okuduğunuz için teşekkür ederim. Vakit buldukça yazacağım :)

      Sil

Yorum Gönder

Comment

ARAMIZA KATILIN;

Bu blogdaki popüler yayınlar

Blogları Canlandırma Projesi; Mart Ayı Güncellemesi

  Merhaba sevgili saygıdeğer, blokurlarım. Size bundan sonra blokur diyeceğim. Blokur; blog okur kelimelerinin birleştirilmiş hali.  Biliyorsunuz ki Blogları Canlandırma Projesi kapsamında mart ayında okuyacağımız kitapların ya da izleyeceğimiz film- dizilerin teması "kadın". Bu kapsamda benim okuduğum  kitap da bu ay Bülent Gardiyanoğlu'nun "Kadın Olmayı Hatırlamak" kitabı.   Giriş kısmında yazar kadınların toplum tarafından kadınlara atfedilmiş sorumluluklarından bahsetmiş biraz.  Açıkçası yazarın kadınlara karşı tutumunu pek beğenmedim. Dönüp dolaşıp erkekleri savunmuş gibi geliyor ama hadi bakalım hayırlısı.  1) Yazar diyor ki, "kadınlar anne olurken kadın olduklarını unutuyor, eş oluyor ama sevgili olmayı unutuyor, kendini çocuklarına feda ediyor ama kendisi için yaşamayı unutuyor." Şimdi ben de diyorum ki kadınlar kadın olduklarını unutmuyor. Kimse eşi için sevgili gibi olmak zorunda değildir. Bu kadınların eşlerine sunduğu bir güzelliktir, neza

Dönüş

Uzun zaman oldu yazmayalı. Çıktığım kafa izninde yeni kararlar aldım blokurlarım.  Ben vakitsiz bir insanım. Ben geçmişin hatıralarına saplanmış, geleceğini kurtarmaya çalışan bir insanım. Bu yüzden zor geliyor yazmak. Bu yüzden vakitsizim uzun zamandır. Bu vakitsizlik bizi yok edecek aslında ama geçecek.

Sohbetimiz

uzun zamandır bloga yazmıyorum sevgili blokurlar. o kadar çok zaman geçti ki bir blogum olduğunu unutmuş bile olabilirim. bir şeyi düzenli olarak tekrarlamayınca huzursuz oluyorum. bir de mükemmel olmadıysa yaptığım içerik hiç yazamıyorum. kitap bile okuyamıyorum. ilaca başladım, psikiyatirye de gittim. depresyon hali görüyorum. açıkçası biraz buhranlıyım.  şu sıralar bir kedi sahiplendim.  bir iki iş buldum. sınava girsem de bilgi ve belge yönetimi okumak istiyorum.  yargı izliyorum.  facebook'ta bir grupta moderatörlük yapıyorum.  işler freelance bu arada evden çalışıyorum.  sahiplendiğim kedi ile uğraşıyorum. ağzında yaralar vardı, enfeksiyon vardı diş ve diş etlerinde. onları iyileştirdim. inanır mısınız o yaralar için aldığım synulox isimli bir antibiyotik 220 lira tuttu. sadece 10 tane var içinde bir de. neyse. tam ilaç bitti çocuğum iyileşti derken bu sefer de ayağındaki yara tekrarladı. ağız kokusu geri geldi yani antibiyotiği bitirdik ama demek ki sona ermemiş. diş etlerin

Translate