Ana içeriğe atla

Kadınlardır Koca Dünyayı Doğuran

Bu yazıma nasıl başlasam bilemiyorum. 2021 yılının henüz üçüncü ayına girdik ki öldürülen kadın sayısı 47.
Sadece iki gün önce 34'tü. Bu yazıyı 1 Mart'ta yazmaya başladım ve bugün 7 Mart. Sadece kadınlar gününden 1 gün önce 2 kadın daha canice öldürüldü. Anıt sayaç bugün 67 ismi daha yazdı hanesine. Yazıklar olsun!

2019 Kadın, Barış ve Güvenlik Endeksi araştırmasına göre; 167 ülke arasından kadınlar için hayat kalitesinin en yüksek olduğu ülke Norveç olurken, Türkiye 114. sırada yer almıştır. Küresel Cinsiyet Eşitsizliği raporuna göre de Türkiye 153 ülke arasından 130. olmuştur.
(Vikipedi)


Doğuran, büyüten, öğreten her bir mesleği bir arada yapan kadınlar, kadınlarımız, çiçeklerimiz soluyor. 
Ne yazık ki süregelen bir kaç yıldır 8 Mart Dünya kadınlar günü anlam ifade etmiyor. Kadınlar günü denildiğinde akıllara suçsuz yere öldürülen kadınlar toprağın altında yatarken biz nasıl kadınlığımızı yaşayalım sorusu geliyor.

Sahi, biz nasıl yaşayacağız bu kadınlar gününü?
Sevincimiz buruk, yüzlerimiz gölgeli.

Yaratıcının bahşettiğini doğuran kadına..
Sevmek varken, çiçek uzatmak varken silah doğrultmak neden? 
Sevmese katlanmayacak olan kadını öldürmek neden? Sevgisine tutunan kadının kalbini durdurmak neden?
Bu konuda diyecek hiçbir şey bulamıyorum. Yazmak da gelmiyor içimden belki de.

Kısaca toparlamak gerekirse; geride kalan biz kadınların kadınlar günü kutlu olsun, onları dünyadan koparanlarınsa cezası cehennem olsun.

"Oysa ben bir akşamüstü oturup turuncu bir yangının eteklerine, yüreği avuçlarımda atan bir can yoldaşıyla dünyayı ve kendimi tüketmek isterdim."
(Şükrü Erbaş- Ömür hanımla güz konuşmaları)



Hatice Soysal
Feride T.
Merve Abasiyun
Selma Taşkömür
Kristina Noystka
Vildan İnce
Sevda Kösecik
Aslıhan Dal
İsmi Bilinmiyor
Sevgi Tekin
Ferdane Kurt
Nergis Beyaz
Gonca Pekşen
Şükran Biroğlu
Zerda Cunka
Dilan K.
Aleyna Yurtkölesi
Neriman Kıvrak
Canan Acer
Türkiye El Mohammed
Ayşe Özgecan Usta
Şule Yıldırım
İkram Kaplan
Cahide Türkoğlu
Melek Gürler
Gülsüm Berk
Güler Kaya
Ayşe Yaylan
Döndü Bakır
Aygül Çakan
Melek Güngörmüş
Hatice Bodur
Şadiye Öztürk
Feride Yılmaz
Süryan Büyük
Mürebba Gökçe
Nasıma Sharıfı
Pınar Can
Nebahat Kurt
Halime Türkaslan
Saniye Kaçar
Semiha Peker
Sibel Aksu
Nuran Koçer
Samira Lkhadır
Saime Ü.
Raziye Özcan
Karanfil Özcan
Nur Cemil H. 
Nergis Sarıkaya
Meryem Güneş
Kader Balcı
Hatice T.
Hatice H.
Hacer Ç.
Gonca Akbulut
Birgül Y.
Hanım Pınarlı
Fatma Kovan
Zeynep Çubuk İkinci
Mihrican E.
Gülistan Şaylemez
Gamze Kaçar Bozkurt
 Emel Tokkal
Meral Şen
Hanife Yenisu
Ayşe Nazlı Kınacı

Ruhunuz şad olsun, affedin bizi.


Yorumlar

Comment

ARAMIZA KATILIN;

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yoran İnsanlar

Çevrenizde hiçbir şey yapmadan sizi sadece konuşarak yoran insanlar var mı blokurlarım? Bir insan bir deveyi hendekten atlatmak istese ancak bu kadar yorulur. Psikolojimizi harap eden, istediği şey uğruna karşısındakinı harcamaktan geri kalmayan, düşüncesiz, sinsi insanlar.. Yazık ki onlara asla büyüyemeyecekler.  Hep aynı kum kutusunda, hep aynı evin soğuk odalarında tutuklu kalacak çocuklukları.  Yahu insan gibi yaşasanıza? Ne bu gösteriş tutkusu, ne bu "en iyisi benim" rolü? Ne olursa olsun kendilerinden daha iyisinin olabileceğini kabul edemiyorlar asla. "Ama, ben" dillerinden düşmüyor.  "En zorunu ben yaşadım, en ağırı benim başıma geldi" demekten asla sakınmıyor dilleri. Kaçma isteği uyandırıyorlar mı sizde? Bir psikologdu galiba yanlış hatırlamıyorsam bu tarz enerji çeken insanları dinlerken elinizi göbek deliğinizin üzerine koymak lazımmış, öyle demişti. Enerjinizi sömürmemeleri için. Halil Ata Bıçakçı da der ki "yastık gibi yumuşa...

Blogları Canlandırma Projesi; Mart Ayı Güncellemesi

  Merhaba sevgili saygıdeğer, blokurlarım. Size bundan sonra blokur diyeceğim. Blokur; blog okur kelimelerinin birleştirilmiş hali.  Biliyorsunuz ki Blogları Canlandırma Projesi kapsamında mart ayında okuyacağımız kitapların ya da izleyeceğimiz film- dizilerin teması "kadın". Bu kapsamda benim okuduğum  kitap da bu ay Bülent Gardiyanoğlu'nun "Kadın Olmayı Hatırlamak" kitabı.   Giriş kısmında yazar kadınların toplum tarafından kadınlara atfedilmiş sorumluluklarından bahsetmiş biraz.  Açıkçası yazarın kadınlara karşı tutumunu pek beğenmedim. Dönüp dolaşıp erkekleri savunmuş gibi geliyor ama hadi bakalım hayırlısı.  1) Yazar diyor ki, "kadınlar anne olurken kadın olduklarını unutuyor, eş oluyor ama sevgili olmayı unutuyor, kendini çocuklarına feda ediyor ama kendisi için yaşamayı unutuyor." Şimdi ben de diyorum ki kadınlar kadın olduklarını unutmuyor. Kimse eşi için sevgili gibi olmak zorunda değildir. Bu kadınların eşlerine sunduğu bir güzelliktir, neza...

Ertelediklerimiz

Ne kadar çok şey yükleniyor üstümüze ve ne kadar şeyi erteliyoruz böyle üst üste? Kendimiz için yaptığımız ne var? Bunca şeyin arasında nasıl oluyor da vakit buluyor insanlar?  İki yakası bir araya gelmeyenler olarak bir dernek kursak kesinlikle eksiksiz olurdu. En son neyi ertelediniz? Aslında kendiniz için seçtiğiniz neyi arka plana attınız? Sevdikleriniz bunun farkında mı?  Sevdiğiniz biri için vazgeçtiğiniz o programdan vazgeçtiğinizde farketti mi?

Translate